ratatouille - Yanık Tencere

2

Haziran
2011

ratatouille

Yazar: hiko  |  Kategori: dünya mutfakları, Zeytinyağlılar  |  Yorum: Yok   |  3.267 Kişi Tarafından

Pixar’ın mükemmel animasyonu ratotouille yi izlemediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir. kendimi animasyondaki fare Ramy’ye benzetiyorum. Benim içinde insanlar bu yemek yapamaz. yapsa yapsa uyuzluk yapar, haylazlık yapar, şımarıklık yapar ama yemek yapamaz diyorlardı. Zavallı Ramycik içinde öyle dediler sen faresin uzak dur böyle işlerden, gel lağımımızda cirit atalım dediler o dinlemedi. Ama iyikide dinlemedi yoksa bende bu yemeği yapabilmem için merak uyandırmamış olurdu. Hem bir fare bile yemek yapabiliyorken benim yapamamam ayıp olurdu öyle değilmi?. Filmin en hasta kaldığım sahnesi sivri burunlu gurme ego, önüne gelen ratotouilleden bir çatal alıp kendi çocukluğuna flashback yapılan sahnedir. Ardından şöyle bir eleştiri yazar makalesinde : ” eleştiri yapmak pek çok açıdan kolaydır. yaptıkları işi ve kendilerini, beğenimize sunan insanlarla kıyaslandığında keyifli olduğu kadar rahat bir konuma da sahibiz. olumsuz eleştiriler yazmak ve yazılanları okumak zevklidir. ama mükemmellik takıntısına sahip olan bizlerin, yani eleştirmenlerin yüzleşmesi gereken acı gerçek şudur ki, eleştirilerimizde tadını iğrenç olarak nitelediğimiz şeyler, başkaları için muhtemelen daha büyük anlamlar içermektedir. ama bir eleştirmenin, elini taşın altına sokmasını gerektiren zamanlar vardır. ki bu da, yeni bir şey keşfedip onu savunmaktır. yeni yetenekler ve yeni buluşlar çoğu kez kabul görmez. yeninin dosta ihtiyacı vardır. dün akşam, hiç ummadığım biri sayesinde tek kelimeyle olağanüstü bir yemek deneyimi yaşadım. şunu söylemeliyim ki, hem yediğim yemek, hem de yemeği hazırlayan kişi, yemek sanatı hakkında edindiğim sabit fikirlere küçümseyen gözlerle bakmamı sağladılar. beni ta derinden sarstılar. geçmişte, şef gusteau’nun meşhur sloganı olan “herkes yemek yapabilir” fikrini küçümsediğim bir sır değil. ama şu ana kadar, tam olarak neyi kastettiğini fark etmemişim. herkes büyük bir sanatçı olmayabilir, ama büyük bir sanatçı her yerden çıkabilir. şu anda, gusteau’nun mekanında aşçılık yapan dâhilerden, daha mütevazi olan birini hayal etmek oldukça zor. eleştirmenin fikrini sorarsanız, kendisinin fransa’nın en iyi aşçısından aşağı kalır bir yanı yoktur. yakında, daha da fazlası için, gusteau’nun mekanına yeniden gideceğim. harika bir geceydi. hayatımın en mutlu anıydı. ama hayat hakkında tahmin edilebileceğiniz tek şey, önceden tahmin edilemeyecek olmasıdır.” İşte bu sahnede, ahanda bu yemeği yapmazsam çatlarım dedim. Sizde çatlamayın o filmi mutlaka izleyin. Yemeğide mutlaka yapın.

4 yeşil kabak

2 adet patlıcan

4 adet orta boy domates

1/2  çay bardağı zeytinyağı

2 orta boy soğan

5 diş sarımsak

1/2 demet maydanoz

1/2 demet fesleğen

2 kırmızı biber

1 yeşil biber

tuz

karabiber

Yapılışı çok kolay, şöyleki:

Kabağı ve patlıcanı güzelce yıkıyor. kabuklarını şeritler halinde soyuyoruz. İkiside enlemesine çizgili pijama giymiş gibi görünmeli. Daha sonra ikiye bölüp parmak kalınlığında doğruyoruz. Fırın tepsisinin içine yağlı kağıt seriyor, kabaklarla patlıcanları çok az zeytinyağıyla harmanlayarak fırına yolluyoruz. O ikisi fırında közlenedursun. Biz kırmızı biberlerimizi tost makinamızın en üst ısısında pişiriyor, kabuğu yer yer kararmaya başladığında közlenen biberlerimizin kabuklarını soyuyoruz. Biberlerimizi önce ortadan ikiye kesiyor sonrada uzun şeritler halinde doğruyoruz. Wok tavamızda zeytinyağımızı kızdırıyor 2 adet orta boy soğanımızı yarım ay şeklinde doğrayıp, öldürene kadar kızartıyoruz. Artık hakkın rahmetine kavuşmuş soğanlarımızın üzerine domatesler, maydonoz ve fesleğenler hariç tüm malzemeyi katıyor ve 5 dk kadar pişiriyoruz. Patlıcanlar renk değiştirmeye başladığında domateslerimizi iri iri doğrayıp bir 5 dk. kadarda bu şekilde pişiriyoruz. Artık pişen yemeğimizin üzerine maydonozlarımızı ve fesleğenimizi ekleyip altını kapatıyoruz. Afiyet olsun.

 

 

yorumlar:

Hiç Yorum Yapılmamış!

yorum yapmak ister misin?

© Tüm Hakları Saklıdır - Yanık Tencere
Yazılar kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Taş oluverirsiniz sonra, demedi demeyin.