Gözlerim slot hayvancığı gibi şirin şirin buzdolabımda ki limonlara takılıyor. Tıpkı onlar gibi yavaşça uzanıp 4 tanesini avuçluyorum. Hoca minare mikrofonuna geçip sıradaki ezanı biz oruç tutanlar için okuduğunda koca bir yudum limonatayı fırrrrppp diye mideme indirebilmek adına çalışmalıyım. Bu Oldukça ağız sulandıran bir iş doğrusu. Mükemmel limonataya ulaşma çabasında bulunmak için biraz zahmete girmek gerekli. Yoksa bende bilirim meyve sıkacağına hoop diye bütün bir limonu atıp suyunu şekerle buluşturmayı. Ancak bu işlem sonunda lezzetli bir limonata içmek pek mümkün olmuyor ne yazık ki. Limonun beyaz etli kısımları acılık veriyor, tabii çekirdekleri de. Bu sebeple bazı aşamalardan geçmeli limon. Hemen üstat olunmuyor azizim. Çalışmak çabalamak gerekli:
Sıcaklar sağdan sağdan gelirken ne içsem de serinlesem diye düşündüğünüzü biliyorum. Üstelik bunu düşünürken içtiğinizin sağlıklı ve kalorisi az olmasını da istiyorsunuzdur. İşte bu kısımda imdadınıza smoothie denen mucizevi içecek yetişiyor. Smoothie blender kullanılarak hazırlanan içerisinde süt yada yoğurt bulunan meyveli bir içecek türü. Oldukça yoğun kıvama sahip olduğu için içerken serinlik hissini de yoğun olarak hissetmenizi sağlıyor. Tarif bir büyük bardak kayısılı smoothie için:
2 yemek kaşığı yoğurt
3 küp buz
1 çay bardağı süt
2 yemek kaşığı bal
4 adet olgun kayısı
Yapmanız gereken çok basit hepsini blendere atın ve boza kıvamına gelene dek karıştırmaya devam edin. Afiyet olsun.
5
Temmuz
2013
Şu sıralar değil yemek yapabilmek 1 bardak suyu bardağa doldurabilmek için bile halim olmuyor. Nedense bitmiş durumdayım. Almanya’ya hürrem ablam gibi kaçamayacağım için buralardayım. Benim kiraz suratlı paçpaç yapıp,gazını alınca birde altı temizse misler gibi uyuyor ama uykuyu seven benim için bölük pörçük uyumak bünyeye iyi gelmiyor. Bu tarifi tahmin edebileceğiniz gibi bebik doğmadan önce yapmıştım. çikolatalı milkshake Tarifini ekleyerek son tariflerimden birini yayınlayayım diyorum. Sanki sonsuza kadar yeni birşey deneyemeyecekmişim gibi bir hava esiyor bizim evde. Tarif yayınlayacaksam bile bir süre bu annemin bizim evde pişirdiklerinden olacak. Endişeye gerek yok süper yemekler yapar kendisi.
9
Temmuz
2012
Karizmatik adıyla Frappe, bildiğimiz adıyla buzlu kahve yaz aylarının en çok tercih edilen içeceklerinden biri. Bizim evde Frappeyi layıkıyla şeker surat yapar. Öyle bir köpürür ki frappe, dışarıdan krema-kremşanti gibi k. büyüten, kalori bombası zamazingolarına gerek kalmaz. Birde lezzetli yapar ki uff değmeyin keyfimize. Misafirliğe gittiğimiz evlerde de “size bir frappe yapayım da gidin starbucks’a anlatın, nasıl yapılırmış öğrensinler” der. Havalı şey ne olacak 🙂
Şimdi ben bizim ustaya frappe yapması için seslenirken sizde hemen mutfağa koşun ki geri kalmayın bu muhteşem serinleticiden.
Huuu huuuu! hanımlar beyler o içtiğiniz 1 Litre Kola : 412 Kalori yani 16,5 küp şeker ediyor. Alınan tüm o kalorileri yakmanız için ya 4 saat boyu tempolu yürüyüş yapmanız yada 80 dakika aralıksız bisiklet kullanmanız gerekiyor. Haberiniz var mıydı? Benim yoktu, geçen sene pazar gazetemin ufacık bir köşesinde yazılanları okuyana kadar hemde. O güne kadar buzdolabından kolasını eksik etmeyip kenara köşeye iki buçukluklarını zulalayan ben biranda veda ettim bu içeceğe. Zaten gizli formül olayıyla ne yutturdukları belli değil. Belki elin conisi içine işiyor? Ha olamaz mı? 😈 Güzel bir vesile oldu yani o haber bana. Başlarda şeker suratlım çok zorlansa da başka bir içecek kolanın tahtına şappadanak oturuverdi: İce tea. Çok iyi olmuş dediğinizi duyar gibiyim ama İcetea içinde durum pek farklı değil. 1 litresi tamı tamına 300 kalori ediyor. Uzun süre onuda bu evden nasıl şutlayacağıma dair planlar yaparken. Beynimin içine yuva yapmış hikodan cırtlak bir ses yükseliverdi: “Evde yapsana şunu be!”
Haklıydı hiko. Yazın bunaltıcı sıcaklarını bir nebze olsun geçiştirecek hazır icetea gibi göt-göbek yapmayacak ev yapımı yurdum buzlu çayını evde hazırlayabilirdim. Denek her zamanki şirinliğiyle çalışma masasına gömülmüş durumdayken geçtim mutfağın başına: