28
Temmuz
2011
Bloklar arasında gezinirken araklamacı kişiliğimi ortaya çıkaran, alman pastası isiminde bir zatı muhteremle karşılaştım. Pek alımlı pek tatlı duruyordu. hemen hüpletmek geldi içimden. Ama varolmayan bi şeyi hüpletmesi pek zor a dostlar. böyle resmine alık alık bakıp iç geçirdim. püfff! vaktimde yok ki şimdi yapayım. Ama göbeciğim ve aklımında ihtiyacı var bu toparlak şeye. Ne yapsam ne yapsamm? Yahu bu Alman pastası değil ki çünkü alman pastası muzlu olur ve üzerine pudra şekeri serpilir. o topacık şeyi ellerinizin arasına aldığınızda koca bir ısırık için ağzınızı sonuna kadar açarsınız veeee içindeki kremalar sağından solundan döküleverir. işte bunun olmaması için bu pastayı ellerinizle yiyecekseniz toplumdan uzak bir yerde hüpletmenizde fayda var. yok eğer miniş ellerinizle çatal bıçak kullanacaksanız ortada bir problem yok.Pastaları nasıl yaptığıma gelince 1 gıdım emek harcamadım desem yalan olmaz. hazır poşetteki tatlıyı pişirmek yada çırpmak emek sayılmaz değil mi?
28
Temmuz
2011
Bu galette denilen tartın bir dilimini eşim ham yaparken ben birde bakmışım ki geri kalan kısmını mideme göndermişim bile. yani o kadar enfes bir tadı var. Öyle kuru kuru yiyecek kadar gözümü döndürmüş olduğundan da bahsetmem gerek. meyveler ekşi-tatlı severlerin damaklarında harika bir iz bırakıyor. kokusuysa enfes.Tarifi cafefernando‘ dan uyarladım;
21
Temmuz
2011
Home tvdeki sakallı abi sağolsun bu tarifide ondan aldım. Kendisi topları öyle maharetle hazırlıyor ki şaşmamak elde değil benim truffle ler çok şekilsiz oldu. Tipi kaçık olsa da tadı enfesti. Gelen misafirlere “hoşgeldiiiniiiiiizzzzz” deyip koca koca gülümsediğinizde ikram edebilirsiniz şeker yada çikolata yerine yada kahvenin yanına tatlı atıştırmalık olarak hüpletebilirsiniz. Yazın yapmayın diyorum ama. Kendini yediriyor, parmakları yalatıyor ama yaz sıcaklarında pek ağır geliyor be. Umarım trufflecık üzülmez bunu duyunca. Söylemeyin sakın. Aramızda kalsın tamammııı?
7
Haziran
2011
Mutfağın sonunda duran patates soğan selemin üst rafındaki, masum ve kararmaya durmuş muzlara acıyarak baktım. Lütfen bizi ye derlerken içlerinden bal damlıyor olmalıydı. Üzüldüm. Oyy oyy oyyy kıyamam ben size , yerim yemesine ama tipiniz biraz bozuk. Sizden güzel bir tatlı yapsam daha hoş olmaz mı? E , olur tabi. Yap yapmasına ama çabuk ol çürüyeceğiz yoksa dediler. Hemmen 4 tanesini onlar sevinç içinde çığlıklar atarken kaptım. Borcamın içine kabuklarını çıkararak yerleştirdim. Elveda muzlar birazdan pişecek ve tamda ağzıma layık tatlılar olacaksınız. Merak etmeyin midemde rahatça yüzün diye çayda demleyeceğim.
22
Mayıs
2011
Amaniin! telefonun bir ucundaki ses Ertan ve yaklaşık yirmi dakika sonra oradayız diyor. Nişanlısıyla bize geleceklermiş. Ne yapmalı nasıl yapmalı derken. Zeynep ablamın tarifi tam benlik diye düşündüm. Çünkü tatlıyı hazırlaması 10 dakika. Tadı ise enfes. İlk çatalda dahi bayıltıyor insanı. O enfes çikolatanın arkasındaki portakal ve ceviz mest ediyor insanı, mest!
1 çikolata sosu
2 paket eti çikolatalı bisküvi
2 avuç kırık ceviz
2+1/2 su bardağı süt ( çikolata sosu için )
1 portakal kabuğu rendesi
1 su bardağı süt ( kremşanti için )
1 poşet kremşanti
Çikolata sosunu poşetin arkasında yazıldığı gibi 2,5 bardak süt ile hazırlıyoruz. Benim acelem olduğu için en yüksek ateşte yapıverdim. Bu da yaklaşık 5 dakika sürdü. Aynı tencerenin içine elimizle kırık yaptığımız bisküvileri , rendenin en ufak kısmıyla rendelediğimiz portakalları ve kırık haldeki cevizlerimizi katıyor ve bir güzel karıştırıyoruz. Bu karışımı küçük bir borcama döküyor üzerini düzleştirip buzluğa kaldırıyoruz. O buzlukta beklesin biz 1 bardak sütümüzle kremşantimizi çırpıyor. Artık iyice soğuyup katılaşmış bisküvi pastamızın üzerine döküyoruz. Üzerini ister çikolata rendesiyle , ister kakao ile süslüyoruz. Ben servis tabaklarına aldığım bisküvi pastasının her diliminin üzerine çikolata sosuyla karışık şekiller yaparak yanında çayla ikram ettim. Servisi de süsü de sizin zevkinize kalmış artık. Hadi bakalım afiyet olsun.