21
Temmuz
2011
tatil göz açıp kapayana dek bitti. Bir haftadır işyerinde masabaşında monitöre yapışık halde hayatımı sürdürüyorum. Ben mi geçen hafta iztuzundaydım? yemyeşil bir doğada sırt çantamla tur atan benmiydim gerçekten? Tatilim yavaş yavaş hafızamdan siliniyor. Ufff keşke sürekli tatil yaparak para kazanılabilen bir işte çalışsaydım. Deselerdiki patronlarım hiko bugün bahamalara gideceksin orada 10 gün kalıp tatilinle ilgili bir rapor yazacaksın. rapor biran önce masamda olmalı aman haaaa! Hayal işte. Bu yemeği nasıl yaptığımı hayal etmenize gerek yok. Yapımı çok basit sizi üzmez kolayca hazırlanır, hemen pişer, parmak yalatır. Afiyet olsun şimdiden. Bu arada ben iki kişilik hazırladım bu şekilde vereceğim tarifi siz kişi sayısına göre malzemeleri çoğaltabilirsiniz.
21
Temmuz
2011
Bu meksikalılar hakkaten harika insanlar. O koca şapkalı kafalarının altında kalan koca bedenlerini, pançoyla saklamaya çalışıyorlar. Ama ben onları o koca göbeciklerinden ötürü yargılamıyorum. Anlıyorum öyle iri olmalarını öyle mükemmel mutfakları var ki bir tabak yiyip kalkamıyorlar masadan, sonrada böyle oluyor. OFFF amigos o nasıl tattır öyle. Her yaptığımda yamuluyorum. Sizide yamultalım yapıverin şu yemeği. Haydi muchachas koşun mutfağa.
23
Haziran
2011
İşten yorgun geldiğinizde sizi hiçte yormayacak oldukça kolay bir tarif var sırada. Aslında fırında tavuk yapacaksanız değişik bir tat. Krema tavuğa o kadar yakışıyor ki bayılacaksınız. Siz en iyisi geçin bangonun başına, malzemeleride pek kolay zaten yapıverin hemencecik.
9
Haziran
2011
Aslında aklımda güzel bir çipura tarifi vermek vardı ama. Olmadı işte olamadı. Anahtarını yanına almayı unutmuş ben, akşam pişireceğim balıklar elimde olduğu halde sokakta kaldım! Sevgili eşiminde denetlemesi olduğu için eve geç gelmesi tuttu. E herzamanki gibi alık ben. Yanıma cüzdanımıda almamışım. Bu balıkla nereye gidilirki? zaten hava da sıcak. Hadi bakalım çipuralar alışverişe çıkıyoruz. – Ama aplaaaa hava çok sıcak, vallahide kokmaya başlarsak görürsün gününü- sözlerine ve mağazalarda elimdeki poşete garip garip bakan insanlara aldırmadan, çarşıda güzelmi güzel bir tur attım. Alışverişte yaptım üstelik. Fakat yolculuğun sonunda balıkçıklardan ses çıkmadığını farkettim. Evet yemek olamayacak ve midemde yüzemeyecek kadar kokuyorlardı. Veda ettim usulca onlara, o sırata pençelerini çıkarıp çöpe zıplayan kediciğe aldırmadan…
Eve döndüğümde elimde bir paket noodle ve ıvır zıvır poşetleri duruyordu. Balıklara olan üzüntümü yüreğime gömüp, wok tavamı üst raftan çıkardım. Noodle poşetinin üzerinde yazan tarifi havuç bulamadığım için yerine kırmızı biber kullanarak yaptım, zaten haşlanmış havucuda sevmiyorum. Havuç yerine kırmızı biber kullanmak çok alakasız evet ama yemek çok lezzetli oldu. Hatta pek ön yargılı şirin kocam; ” Türk yemeği bitti de elin çinlisinin yemeğinimi yapıyorsun” derken “uf ya pek güzel olmuş, bayıldım bu çin şeysine” demeye başladı.
22
Mayıs
2011
Kocaman bir wok tavanız varsa, tavuğa bayılırım helede mantarlıysa diyorsanız. Kısa zamanda çok lezzeti yemek yapma telaşındaysanız; bu yemek işte tam size göre.
8 adet tavuk incik
1/2 kg dilimlenmiş mantar
3 büyük boy sulu domates
1 kırmızı biber
2 yeşil biber
zeytinyağı
kırmızı pul biber
karabiber
kekik
nane
tuz
Sırasıyla zeytinyağında önce soğan ve biberleri sonra tavuk ve mantarları en sonda domates ve baharatı katarak.Dibini tutmasın diye karıştırıp. Pişen yemeği afiyetle midemize indiriyoruz. Bu arada biberleri şerit halinde, mantarı dilimleyerek, tavuğu kuşbaşı ve domateside küp küp halde kullanıyoruz.