5
Şubat
2013
IMDB listesinde 7.7 puanla hakettiği yeri bulan gönlüme taht kurmuş eğlenceli bir filmle karşınızdayım. Ruben Fleischer‘ın yönetmenliğini yaptığı Zombieland korku/komedi türünde bir yapım. Filmin başrollerini Woody Harrelson, Jesse Eisenberg, Emma Stone, Abigail Breslin ve Amber Heard paylaşıyor. Bill Murray ise konuk oyuncu olarak bir zombiyi canlandırıyor. Amber Heard dedik diye ağzınızın suyu akmasın, zavallı korkmuş minik bir kızdan çılgın zombiye dönüşüp jesse abimizi yutmaya çalışıyor. Kısacık minicik bir rol işte onunkisi. Ay aman çok pis spoiler verdim. Ama dikkat edin zaten yazım “eser miktarda spoiler içerebilir” altında yer alıyor. Ona göre. Konumuza dönersek; Filmde zombi salgınıyla yaşamları kabusa dönen bir grup insanın tehlikeli yolculuğu komedi ve korku öğeleri harmanlanarak anlatılıyor. Kanlı zombi filmlerinden kal geldiyse üzerinize, bu film tam size göre.
oldukça atraksiyonlu bir girişle başlayan filmimizin arka planında “for whom the bell tolls” çalıyor. Yani daha ilk dakikadan hissettiriyor kalitesini. Başroldeki elemanımız jesse abimizin oldukça eğlenceli hayatta kalma kuralları var. Haklıda yani “kemerini bağla”. Jesse abimiz ve woody amcamızın aralarında müthiş bir kimya var. Kesinlikle başka bir yapımda daha bir arada yer almalılar. Devamını Oku »
Bir hafta oldu yeni post yazmayalı. Tembelliğimi mazur görün. Zira oldukça üzgünüm. Sıkıntımı buraya yazıp sizi de üzmek istemediğim için susmayı uygun görüyorum. Şu kadarını söyleyebilirim “dünya çok acımasız”.
Yakın zamanda yüreğimdeki üzüntüyü derinlere gömerek tekrar yazabilmeyi umuyorum. Umarım bu çabuk olur. Çünkü yazmak benim için mutluluk kaynağı. Şimdilik esen kalın.
20
Ocak
2013
Benim annem gezmeyi çok sever. Teyzelerimle bir olur, şehir şehir turlanırlar. Biz ev-iş arası mekik dokurken annem geze geze bir hal olur. Üç aydır İstanbul da Zaydut teyzemin yanındaydı, nasıl özlemişsem artık son aradığımda ağlamaklı konuşunca dayanamamış gelmiş. Yoksa ona kalsa keyfi pek gıcır. Daha önce demiştim ya üç kız kardeşin en büyüğü fakat en küçüğüyüm diye. Annesizlik başıma vurunca cuçi bide eçi teselli ettiler beni hep. Birde abla olacağım. Neyse annem geldi sonuçta. Pek sevinçliyim anlayacağınız. Amma velakin, onu ziyarete gidemedim. Şeker suratla uzanmış boylu boyunca karşılıklı kanepelerde romantik romantik burun siliyoruz. Bal, zencefil,limon,karabiber dörtlemesini ayrı ayrı farklı kombinasyonlarda denemiş olsakta durum değişmedi. Cümlelerim biraz garip olabilir, kontrol etmeden çalakalem yazıyorum çünkü. Pc sanki süpermende gözüme öldürücü ışınla bakıyor gibi acıtıyor çünkü. Gideyimde kendime bi ballı zencefilli ıhlamur kaynatayım. Hoşçakalınız efem.
14
Ocak
2013
Bu pazar çok sevdiğimiz arkadaşlarımız Enwer ve Burcu ile birlikte Cem Yılmaz’ın filmimsi gösterisine gittik. Filmimsi diyorum çünkü film değil, gösteri desen sinemada yayınlanıyor yani ne diyeceğimi şaşırdığım güzel bir şey olmuş. Bu pazar harika vakit geçirmemizi sağladı. Özellikle yanınızda gülmeyi ve eğlenmeyi bilen birileriyle gitmenizi tavsiye ediyorum. Yan koltuktaki şen kahkaha sizi daha bir neşelendiriyor doğrusu. Öyle dalıyor öyle eğleniyorsunuz ki kimseyle tek kelime konuşmadan izliyorsunuz tüm filmi. Ayaklarımı yere vura vura güldüğümü söyleyemeyeceğim. Benim maximum seviyem sesimin gülmekten kısıldığı andır ve emin olun bu filmde bunu defalarca yaşadım. Şeker surat ikinci yarısında biraz uyuyakaldığını söyledi. Telaşa gerek yok onun için zaten normal bir durum. Koltuk tepesinde uyuklamadan bir saat geçirebildiği görülmemiştir çünkü. Filmin biletleri peynir ekmek gibi satıyor koltuk beğeneceğiz diye netten knuşurken beğendiğimiz her yer saniye saniye doluverdi. Koskoca salonda tek koltukluk boş yer yoktu.
Filmin kendisiyle pek alakası olmayan oldukça eğlenceli kısa film tadında fragmanı için buraya tıklayabilirsiniz.
Özetle: cm101mmxi fundamentals, Cem Yılmaz’ın en iyi gösterisi mi? kişiden kişiye değişir, ancak en çok güldüren gösterisi olduğu kesin.
10
Ocak
2013
Bizim buraların meşhur mu meşhur bir yemeği vardır. Bol kimyonla hazırlanan kıymalı harç, uzunlamasına köfte haline getirilir bol salçalı sos ve patateslerle birlikte fırında güzelce pişirilir. Kokusu enfestir ya bunu, mahalle girişinde karşılar sizi hemencecik. Hoş geldiniz sefalar getirdiniz der. Tadı dillere destandır, yazarken bile canım çekiyor o derece yani. Onca tadına enfes kokusuna rağmen şappadanak hazırlanıverir. Kimseyi öyle zahmette bırakmaz. Biz bu köfteye şarkı bile yazmışız daha ne olsun.
aah köfte hain köfte
dün gece rüyama girdin köfte
izmir köfte ödemiş köfte
her gece rüyamdasın sen köfte
Siz bu oldukça kaba fakat bi o kadar eğlenceli roman havasıyla göbecikler atarken. Ben hayallere dalarak rüyamda İzmir köfteyi göreceğim. Havalar ısınmaya başladığında mangal yakmak için süper bi bahanemiz olduğunda da size şarkıda geçen tire köfteyi yazabilirim. Devamını Oku »