19
Kasım
2011
Uzuunca bir aradan sonra cumartesi günü işe gitmedim. Öğlene kadar danalar gibi yayıla yayıla yattım. Miskin miskin kahvaltımı yaptım. Süslenip püslenip giyindim ve bizim evin 2 numarasıyla buluşmaya gittim. Yani cuçi ile. Maksat saçımızı kestirmek. Her İzmir’li gibi bizde Alsancak camisinin önünde buluştuk. Mekana doğru yol alırken vitrinlere baktık ,dedikodu yapmadık.
Kuaförde cuçini beklerken vakit geçsin diye elime bir moda dergisi aldım karşımdaki televizyonda oynayan dizideki ağlamaklı kıza da pek aldırmadım. Keyfim yerindeydi anlayacağınız. Sonra yanımdaki tombik teyze telefonda bağıra bağıra İzmirin ünlü zenginlerinden bilmemkimin oğlunun kiminle evlendiği ve yazıkki o kızçenin alt tabakadan olduğuyla ilgili uzayıp giden çirkin dedikodusuna başladı. Ben elimdeki dergiyi yarılamışken sesini kısara. AYYY! kazağı ne güzel. kızı bi görsen yüzüde pek kibar, ayy evliymiş be … gibisinden şeyler mırıldanmaya başladı.Mekandaki tek genç olarak kafamı kaldırıp kibarlık olsun diye teşekkür etmek istedim teyzeye. Bit kadar gözlerimi iyice kapatıp kocaman bir gülümseyişle baktığımda . Televizyondaki ağlamaklı kızı parmakla gösterdiiğini gördüm…Salak hiko, göm şimdi o çırpı bacaklı kızların olduğu dergiye kafanı.
1 palamut
1 kırmızı biber
200 gr mantar
1 yeşil biber
1 soğan
2 sarımsak
2 küçük domates
nane
kekik
karabiber
kırmızı pul biber
zeytinyağı
Palamutu dilimliyor zeytinyağında yavaşça kızarırken, başka bir tencerede soğanları yarım ay şeklinde ince ince kıyıyor sarımsaklara birlikte pembeleşinceye dek pişiriyoruz. Mantarları ve biberleri de ekleyip domatesi küp küp yaparak tencereye katıyor ara ara karıştırarak pişiriyoruz. Tuzunu ve baharatlarını atarak sebzeleri tamamlıyoruz. Servis ederken altta sote sebzeler üste balık parçalarını ekliyoruz.Sonrada afiyetle mideye indiriyoruz.
yorumlar:
yorum yapmak ister misin?