Türk Kahvesi nasıl yapılır? -2 - Yanık Tencere

16

Mayıs
2012

Türk Kahvesi nasıl yapılır? -2

Yazar: hiko  |  Kategori: faydalı bilgiler  |  Yorum: 5  |  5.879 Kişi Tarafından

Büyük gün gelip çatmıştı sonunda. Günlerce evvel halılar temizletilmiş, kapılar, camlar silinmiş, perdeler ütülenmiş, ev köpük içinde kalmıştı.Tertemizdi herşey. Fazlaca temizdi. Berbat derecede temizdi.  Sabahın köründe kalkılıp son bir üstünden geçildi herşeyin, hiç bir şey şansa bırakılmamalıydı.  Üç küçük ninja ( aslında bir tanesi kazzık kadar olmuştu) her türlü olumsuz şartlarda pes etmeyecek şekilde, kıvırcık saçlı şirin ustalarından tembihlenmişti. Kıvırcık saçlı usta sevinçliydi,heyecanlıydı yanakları al aldı. Biraz üzgün gibiydi de  sanki. Ninjaları kendi özel taktikleriyle tek başına yetiştirmişti şimdiye kadar. Bir tanesi, o içlerinde en söz dinlemeyeni gitmeye karar vermişti. Aslında  bir gün zaten olacaktı bu. iki buçukluk kola kadarken kızı, ona danteller örmeye başlamıştı . İlk göz ağrısıydı sonuçta, iç buruktu az da olsa. Bazen şaka yapmak için minik kızlar “uhahaha! sen önce evleneceksin” denildiğinde salya sümük ağlayan büyük kızı evleniyordu. Bu gün müstakbel damat beyin ailesi gelecekler ve kızlarını kendisinden isteyeceklerdi.

Herkes oradaydı bu mutlu gün için. Teyzeler, halalar birer dayı ve amca, onların çocukları ve hatta ortak işyerinden çok sevilen dostlar. Ev hınca hınç doluydu.  Kurabiyeler börekler havada uçuşuyor herkes servise yardım etmek için koşuşturup duruyordu. Sıra kahvelere gelmeliydi. Günün en can alıcı yeri. Hiko kahveye tuz koymamayı tercih edecekti. Ama öyle pis bir suratla bakacaktı ki şeker suratlısına, o içinde tuz varmış gibi yüzünü buruşturacak ve bol köpüklü tuzsuz kahveyi midesi bulanmadan içiverecekti. Gülümseyecekti sonra şirin şirin. Hiçbir şey öyle olmadı. Şeker suratlının güzel yüzlü yeğeni Hilal, mutfakta tuz atalım, tuz atalım zıplayışları yapsa da hiko  kabul etmedi. Şeker suratlısına tuz koymayarak şaka yapacaktı. Peki, iki oda dolusu insana nasıl kahve  yapacaktı?  Hemen ona da kendince  müthiş bir çözüm getirdi. Kahveyi dökmesi kolay olsun diye demlikte hazırlayacaktı. Bin bir zahmetle pişirildi kahve. Köpüğü yetmeyince Serap abla ve Zehra teyze çakma köpük ayarladılar  telveyi az suda köpürterek. Sonrasında dağıldı herkese , fırtlata fırtlata içildi hepiciği. Sıra o tek kahveye geldiğinde kendinden emin fincana boşalttı kahveyi. Oyun daha eğlenceli olsun diye iki de başka fincan koydu yanına. Elçin kardeşi o en küçük olanı yani abla bu fincanı ver iyimi diye sorunca pis pis güldü hiko.” tamam, dahada kıllansın bakalım şeker surat”.

Hiko uzatınca kahve fincanını Şeker surata, tüm gözler baktı o tarafa. Bu zıpır kız bir şeyler yapmış olmalı diye bekliyorlardı ama umutları boşa çıkacaktı. Herkesin yaptığını yapmayarak farklı olacaktı o. Şeker suratlı diğer fincanlara yeltelensede hiko izin vermedi onları almasına Elçin’in gösterdiği kahve fincanını uzattı usulca. “Yapacak fazla bir şey yok içeceksin onu” dercesine . Kahve fincanını dudaklarına götürürken Şeker surat, küçük emrah gibi acıklı acıklı baktı etrafa. İlk yudumda ise ekşitti yüzünü limon yemişçesine. Biraz ılınınca, tüm kahveyi dikiverdi hemencecik. Mutfağa boş tepsiyle gidene kadar Şeker suratlısının iyi bir oyuncu olduğunu düşündü hiko. Küçük kardeş pis pis sırıtıp da “bardağın dibine döktüm ben o tuzu abla” diyene kadar da anlamadı hiçbirşeyi. Hilal ve diğerleride gülmeye devam ettiler. Şeker surat makus kaderinden kaçamamış tuzlu kahveyi bir güzel mideye indirmek zorunda kalmıştı.

Önce anneye soruldu;

-Allah’ın emri, Peygamberin kavliyle…

Anne daha bir utanarak sessizce dedeyi gösterdi. Ondan isteyin kızımı diye. Dünyalar tatlısı doksanüçlük delikanlı  ayakları yere değmediği için sallanan ayaklarını bacak bacak üzerine attı. Sonrada elini iki yana sallayarak verdim gitti dedi. Uzatmaya ne gerek?

Yazımın son bölümünde sizlere kahveyi nasıl yaptığımı anlatacağım. Aman siz siz olun benim gibi demlikte yapmaya çalışmayın. Kap çok büyük olursa kahve yeteri kadar köpürmez ona göre. Ben pişirirken bakır cezve kullanmaya dikkat ediyorum. Küp şeker kullanacaksam orta şekerli sevdiğimiz için bir fincana iki buçuk küp şeker ve bir tatlı kaşığı kahve olacak şekilde ölçü kullanıyorum.

Öncelikle fincan sayısı kadar suyu cezveye döküp küp şekerini atıyor biraz bekletip şekerli suyu karıştırıyorum. Sonrasında kahveyi döküyor ve kaşığı çok karıştırmamak şartıyla cezveye bir iki sefer daldırıyorum. Kahve sabırla pişer işte bu yüzdendir ki kumda yada külde daha lezzetli olur.  Evde kahve yada kül bulamayacağım için en düşük ateşe koyduğum kahveyi hiç karıştırmadan tüm telvenin dibe çökmesini bekliyorum. Bir iki dakika içerisinde kahve telveleri cezvenin üstünde kalın bir tabaka oluşturacak bu tabakayı fincanlara pay edip kahve tıngırdamaya başladığında tamamını fincanlara pay ediyorum. Bol köpük ve enfes tadı yakalayabilmek için dikkat edilmesi gereken kahveyi pişirirken kesinlikle karıştırmamak ve kaynatmamak. Sonrasında karşılıklı höpürdetmek kalıyor sadece. Afiyet bal şeker olsun.

yorumlar:

5 Yorum Yapılmış!

    zeymuran cafe

    May 16, 2012

    güzel tüyolar benımde kendımce puf noktalarım var paylastıgın için tesekkurler hos bır yazı

    Yanıtla

      hiko

      May 16, 2012

      beğenmenize sevindim. Tüyolarınızı paylaşabilir misiniz?

      Yanıtla

    Gülay Aras

    Şub 18, 2013

    Helal olsun sana 🙂 Yakışırr =))

    Yanıtla

    zuhal

    Şub 19, 2013

    çok güzel bir yazı olmuş 🙂

    Yanıtla

yorum yapmak ister misin?

© Tüm Hakları Saklıdır - Yanık Tencere
Yazılar kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Taş oluverirsiniz sonra, demedi demeyin.